22 Ekim 2010, Cuma
saat: 00:20
Yakında bankalara anlmayacaklar beni (:
bu sefer valla ben hiç bişey yapmadım. Gittim sessiz sakin sıramın gelmesini bekledim. Beklerden de sağı solu izledim.
Sanki bankaya değilde boks maçına gelmiş gibiydim. Beşer dakika dinlenme molası ve kavga gürültü. Sinekdav mıdır nedir onun gibiydi, herkes ringe atlıyordu. Şefe açıdım valla. Adamcağız milleti sakinleştirmek için bi oraya bi buraya koşturup durdu. Müşteri vs görevli maçlarından sonra müşteri vs müşteri maçlarınıda izledim (: seyirciler bol bol yabancı madde attı(: Herkes bi cümle kurup susuyordu.
Üniversite yıllarımda harç zamanı bende karıştırmıştım ortalığı o geldi aklıma. Benim ki biraz gaz vermekti. Tamam provakatörlük yaptım olay yerinden uzaklaşmıtım (: Sonrası biraz daha hukuksal boyutlara taşındı tabi. "Öğrenciye kredi kartı verirsen, sikine daşşağına sürer" sloganını"borçum borç ama nah alırsın" diyerek çıktığım yol bana elektrik, su, doğal gaz olarak geri döndü. Artık bana kredi kartı vermiyorlar (:
İki bankadan da red cevabı aldım (: Emre Bey takibe alınmışsınız. Ulan üçyüz milyoncuk olan borçumu üç senecik kadar kısa bir süre de hem de bilmem ne indirimden ve affından yararlanarak ödedim diye bunlar yapılmaz ki!
Öğrenciydik o zaman. Bunun karısı var kızı var, içkisi var, bilgisayar parçası var derken yapmışız bi hata. üç senecik kadar geçirmişte olabilirim (tamam bu eşeklik kabul ediyorum) sonuç olarak borçumu ödemişim (: (avukatlardan değil annemden korkuma ödedim (: ) herkesin ikinci bi şansa ihtiyacı vardır.
Okulunu bitirmiş, işinde gücünde, sigortalı biriyim. Karı kız da yok (: içki ara sıra.Artık borçlarımı ödememem için bi engel yok yani (ben dışında). Lan bi hediye alıcam onun için istedim kartı, yoksa gelmezdim kapınıza diyorum da dinletemiyorum.
Sevmi bu bankalar beni. Bende onları sevmim. Ben zaten parayı da sevmim.
gün gelecek Emre Bey size kart verelim diyeceksiniz, işte o zaman ben size başka bişey vericem (:
arriba-riba-riba-riba-riba
