08 Ocak 2016, Cuma
![]() saat: 01:07
![]() v : ya var ya, epeydir salçalı ekmek yemediğimi farkettim şuan. çocukken yağlı salçalı ekmek yemek en büyük zevklerimden biriydi:) t.i. : Sokakta çocuklar salçalı ekmek yerdi. Annem yanıma sarelle ekmek vermezdi, anneme o kırmızı şeyin ne olduğunu da bir türlü anlatamadım zaten. Salçalı ekmek yiyen çocuklara bakar özenirdim. İyi ki memem falan düşmedi. Pis zengin züppeler sizi! :( v : tam tersi olması gerekmiyomu ya:) salça fakir işi:/ t.i. : Anneme anlatamadım ki ne yediğinizi! Anne ekmeğin üstüne çok lezzetli kırmızı bir şey sürüp yiyorlar ben de ondan istiyorum diyordum. Annem reçel mi acaba falan diye düşünüyordu da yine de yanıma ekmek vermeyi reddediyordu senin canın çekiyor ya başka yiyemeyen çocuk da varsa diye. Hepiniz salçalı ekmek yemişsiniz ben bundan mahrum büyüdüm. Şimdi her fırsatta açığı kapatıyorum. Bazen zeytinyağı ve cevizle süslüyorum tatlı salçayı. Bir kere de okulda ip atlıyorlar anne ip istiyorum diye ağlamıştım da annem gidip bana tek başına atlanan iplerden almıştı bu değil diye çığrınmıştım bu sefer. Annem o zaman çalışıyordu fabrikadan izin alıp okula geldi hangi ipmiş bu diye. İstediğim şeyin don lastiği olduğunu ne bileyim ben. 3.sınıftım daha özel okuldan devlet okuluna yeni geçmiştim. (O da kendi çabamla ortalığı birbirine katarak, evin yakınında hem de parasız diye devlet okulu istedim. Oraya verdiğiniz parayla bana kitap alın dedim ne naif çocukmuşum. Pis züppeler yaptığınızı unutmadım!) Özetle hayatım varlık içinde yokluk çekerek geçmiş şimdi anlıyorum. Don lastiğini bağlayıp "Aman be Ebru çok mızmızsın" tekerlemesiyle ip atlıyorum diye sevinirdim. Kendime çılgınca acıdığım bu yazıyı burada sonlandırırken yakında bununla ilgili uzun uzadıya bir günce yazacağım. Yazarken de çılgınlar gibi salçalı ekmek yiyeceğim. -----Dayanamadım be. Çok naif konuşmuşuz.----- | ||
|