03 Mayıs 2025, Cumartesi
saat: 22:17




saatler geçti. saya saya hem de. "saatler boyunca başka saatlerin gelmesini bekleriz". bunu bekleyerek geçirdim. içimde bir his var, birini sevmeye, birine bağlanmaya dair, o potansiyelin bende olduğunu bir türlü kabullenmeden, kabullenemeden kerametin hep karşı tarafta olduğunu sanıyorum. öyle bir haldeyim ki, kafede yanımda hesap ödeyen adamı hayatımın aşkı sanıyorum veya bir bmw'ye çarptığımda ordan inen kişi hayatımın aşkıdır diye düşünüyorum. yönetmenler, öğretim üyeleri, şunlar, bunlar, kiminle karşılaşırsam karşılaşayım "belki bu odur" diyorum. "bir de bu sefer olursa" diyorum. ve her seferinde sonuç negatif. bir şeye hazır olma halimden kırılıyorum. üstüme insanlar yağıyor, yağmayanları bile yağıyor sanıyorum. gerçekçi olmayan bir yağmurun altındayım, sadece ıslanıyorum. kim olacak bir gün? ve ben o kişiyle nerede, nasıl karşılaşacağım?

karşılaşana kadarki yaşadığım sanrılardan yoruldum. kendi hissimden yoruldum.

sanki bütün hayatlar yaşanmış da bana bir şey kalmamış. insanlar başkalarına aşık olmuş, başkaları için yanmış, tükenmiş, hikayelerini tamamlamış, sanki asıl hikayeleri o başkalarıymış da karşımda hiçbir zaman kendilerine ulaşamayacağım yabancılar varmış gibi.

evlilikler yapılmış, çocuklar yapılmış, artık sadece geriye keyif yapmak kalmış, benimle de onu yapmak istiyorlar.

saat: 22:17



saatler geçti. saya saya hem de. "saatler boyunca başka saatlerin gelmesini bekleriz". bunu bekleyerek geçirdim. içimde bir his var, birini sevmeye, birine bağlanmaya dair, o potansiyelin bende olduğunu bir türlü kabullenmeden, kabullenemeden kerametin hep karşı tarafta olduğunu sanıyorum. öyle bir haldeyim ki, kafede yanımda hesap ödeyen adamı hayatımın aşkı sanıyorum veya bir bmw'ye çarptığımda ordan inen kişi hayatımın aşkıdır diye düşünüyorum. yönetmenler, öğretim üyeleri, şunlar, bunlar, kiminle karşılaşırsam karşılaşayım "belki bu odur" diyorum. "bir de bu sefer olursa" diyorum. ve her seferinde sonuç negatif. bir şeye hazır olma halimden kırılıyorum. üstüme insanlar yağıyor, yağmayanları bile yağıyor sanıyorum. gerçekçi olmayan bir yağmurun altındayım, sadece ıslanıyorum. kim olacak bir gün? ve ben o kişiyle nerede, nasıl karşılaşacağım?

karşılaşana kadarki yaşadığım sanrılardan yoruldum. kendi hissimden yoruldum.

sanki bütün hayatlar yaşanmış da bana bir şey kalmamış. insanlar başkalarına aşık olmuş, başkaları için yanmış, tükenmiş, hikayelerini tamamlamış, sanki asıl hikayeleri o başkalarıymış da karşımda hiçbir zaman kendilerine ulaşamayacağım yabancılar varmış gibi.

evlilikler yapılmış, çocuklar yapılmış, artık sadece geriye keyif yapmak kalmış, benimle de onu yapmak istiyorlar.

istanbul